Bu Blogda Ara

20 Ocak 2014 Pazartesi

Devletin Paraleli İktidarın Benlisi Makuldur

Son günlerde başlayan soruşturma dalgalarıyla ve akabinde gelişen olaylarla doğrusu hepimizin algısı robotik reaksiyonlar veren birer yığına dönmüş durumda.Öylesine tepkisiz,öylesine alacalı,öylesine kontrollü ve öylesine…

Konuyla ilişkili olarak yazılanlar çizilenler  de cabası…Belki de tüm bu kaotik zihin bulanıklaşmasının en büyük nedeni de bu yazılıp çizilenlerdi.Öte yandan gözden kaçmayan bir şey var ki meğersem toplum olarak popülerite dalgasıyla hepimiz en uzmanından birer siyaset bilimci,sosyolog ve din bilimciydik.Peki süreç tartışmalarla sürüp anlık son dakika bültenleriyle devam ederken neler mi oluyor?Gemi kazası sonucu şehit olan askerlerimizin cenazeleri ihmal mi değil mi tartışmalarının altında bir anda gündemden düşüyor,birbiri ardına yaşanan elim ve bir o kadar da manidar helikopter kazalarıyla yitip giden de yine şehitlerimiz oluyordu.Bitmedi!


Polis savcıyı dinlemiyor. Savcı Hsyk'yı dinlemiyor. Hsyk Bakanlığı dinlemiyor. Bakan Başbakanı dinlemiyor.Savcı jandarmayı çağırıyor.Başbakan sandık diyor.Chp adam mı bulamadınız?Diyor.Sarıgül cemaat abileri diyor.İnce Mansur niye?Diyor.Bayraktar beni yakanı yakarım diyor.Sokakta birileri devrim diyor.Kaos olsun iş olsun hesabı yapıyor.Bahçeli ayakkabıyı nereye koydunuz? Diyor.BDP ve HDP süreç bozulmasın diyor.Cemaat!... Benzine zam geliyor.Dolar Euro uçuyor.Piyasalar sallanıyor ve  borsa çakılıyor…İşte tam da burada belki de söylenecek tek şey kalıyor:

Allahını seven defansa gelsin…

Varsın süreç tüm anomalileri ve çelişkileriyle devam etsin kritik ettiğim iki şeyi paylaşmak istedim.
1-Toplum hiç olmadığı kadar adeta bir gündem bombardımanı ve oldu bitti söylemlerle kutuplaştırılıyor;taraf olmaya zorlanıyor…Dikkat etmek lazım.
2-Özellikle Orta Doğu çöllerinde çıktığımız her avare birer bölge hamiliği serüvenimizde dillerimize pelesenk edercesine zikrettiğimiz o çok meşhur devlet geleneğimiz var ya bu aralar kayıp gibime geliyor…Araştırmak,bulmak;bulunca da sorgulamak gerek.Nasıl mı? Bir tarafta emirleri dinlenmeyen Cumhuriyet savcıları öte tarafta buyruk almaz yeniçeriler(polisler) gibi ! Birileri de  acaba hükümran devlet iddiasında bulunacak mı hala?Ya da devlet hiyerarşisinden...


Aslında sorularda tespitlerde uzun uzadıya gidiyor gitmesine ama zaten fazlasıyla muhatap olduğumuz bu konuları çokta zikredip bir döngüde biz başlatmayalım derim.Ve aklımıza gelen tüm  bu soruları ve tespitleri  birer kağıt gemi yapıp Gergerimin mümbit köprüsü Nissibi’nin bir ayağından Atatürk Barajı’na bırakırken tüm durumu özetleyen bir cümle düşüyor önce fikrimize sonra zikrimize…

 Babürname'den: ‘On derviş bir kilimde uyur da  iki padişah bir iklime sığmaz...’

                                                (28.12.2013-Deniz Demir)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder